Web sitesi çevirisi söz konusu olduğunda küreselleşme ve yerelleşmenin neden el ele gittiğini merak ediyor olabilirsiniz. Ya da web sitenizi çevirmek için bir pazarlama uzmanına mı yoksa bir teknisyene mi ihtiyacınız olduğunu. Ya da belki de web sitesi yerelleştirmenin gerçekte ne olduğunu! Bu karmaşık ama son derece değerli çeviri hizmetine derinlemesine bir bakış atarken bilmeniz gereken her şeyi aşağıda inceleyeceğiz.
Web Sitesi Yerelleştirmesi Nedir?
Uzun sözün kısası, web sitesi yerelleştirme, bir web sitesini belirli bir kitleye – genellikle farklı bir dil konuşan ve sizin kültürel değerlerinizden farklı kültürel değerlere sahip bir kitleye – uyacak şekilde uyarlama sürecidir. Çok fazla parçası olduğu için karmaşık bir süreçtir.
İlk olarak, işin teknik tarafı var. Bu, sitenin kullandığı kodun farklı karakter ve semboller içeren alfabeleri işleyebildiğinden emin olmaktan, sitenin ödeme işleme sisteminin gerekli bölge ve para birimindeki işlemleri gerçekleştirebildiğinden emin olmaya kadar uzanır. Satış ortaklığı planları da ayrıntılara dikkat edilmesini gerektirir.
Bir de işin dil kısmı var. Web yerelleştirmesi yalnızca metni bir dilden diğerine dönüştürmekten ibaret değildir. Çeviri sürecinin yerel kültürel hassasiyetleri dikkate aldığından, hedef kitlenin anlayamayacağı popüler kültür referansları içermediğinden, doğru tona sahip olduğundan ve iyi çevrilemeyecek deyimler veya ifadeler kullanmadığından emin olmanız gerekir. Örneğin ‘Uzun sözün kısası’ gibi.
Küresel web sitesi yerelleştirmesi aynı zamanda renklerden görsellere kadar her şeyi düşünmek anlamına gelir. İnfografikleriniz hedef kitle tarafından uğursuz kabul edilen renklerde mi? Görsellerinizde kendi uyruğunuzdan veya hedeflediğiniz okuyucu kitlesinden bireyler yer alıyor mu? Seslendirme sanatçılarına ihtiyaç duyacak açıklayıcı ürün videoları mı kullanıyorsunuz? Ne demek istediğimizi anladınız.
Yoğun bir gün geçirdiniz ve bunun yerine bir video izlemeyi mi tercih ettiniz? Sizi çok iyi anlıyoruz…
Web Sitenizi Neden Yerelleştirmelisiniz?
Web sitenizi yerelleştirmenin temel değerinin başka dilleri konuşan müşterilerle bağlantı kurma (ve böylece ürünlerinizi satın almalarını sağlama) olduğunu uzun zamandır anlıyorum, ancak bu makalede konuyu daha ayrıntılı bir şekilde incelemek için kullanıcı katılımı hakkında bazı istatistikler bulmak istedim. Ortada kesinlikle ikna edici rakamlar var!
- Nimdzi, her on uluslararası kullanıcıdan dokuzunun, kendi ana dillerinde değilse ürününüzü görmezden geleceğini raporluyor.
- Avrupa’da, Avrupa Komisyonu’nun verileri Avrupalı internet kullanıcılarının sadece %18’inin yabancı dilde ürün satın aldığını gösteriyor.
- W3Techs’in son rakamları 188 dilde web içeriğini listeliyor. Bu diller arasında online içeriğin %60’ını oluşturan İngilizce hakimdir.
- Avrupa Komisyonu, Avrupa’daki internet kullanıcılarının %44’ü web sayfalarının anlamadıkları dillerde olması nedeniyle ilginç bilgileri kaçırdıklarını düşünüyor.
Bu rakamların her biri web sitesi yerelleştirme argümanını besliyor. Nimdzi’nin bulguları, 74 ülkede 66 dili kapsayan ve sekiz ay süren bir araştırma projesinden elde edilmiştir. Her on kişiden dokuzunun, kendi dillerinde değilse ürününüzü görmezden geleceği şeklindeki çarpıcı bulgu, web sitesi yerelleştirme ihtiyacını tek başına özetliyor!
Avrupa Komisyonu’nun verileri de ilginç. Avrupa’da bireylerin diğer dillerde alışveriş yapmaya biraz daha istekli olduğunu gösteriyor – ama sadece biraz! Komisyon’un rakamları, web sitelerinin mal satmak dışındaki nedenlerle yerelleştirilmesinin değerini de gösteriyor. İnternet kullanıcılarının %44’ü kendi dillerinde olmadığı için bilgi kaçırdıklarını düşünüyorsa, neden şirketinizi onlara kendi dillerinde ulaşan ve böylece kalabalığın arasından sıyrılan bir şirket haline getirmeyesiniz?